‘Türkçe haberlerde tuzağa düşürüldüm’

Irkçı partinin ATAKA’nın referandum önerisine destek veren Başbakan geri adım attı

Merkez sağcı Başbakan Borisov, “Referandum azınlık haklarına aykırı olur” dedi.

Bulgaristan’da ırkçı parti ATAKA’nın “Devlet televizyonundaki Türkçe haberlerin kaldırılması için referandum yapılsın” önerisine destek veren Başbakan Borisov geri adım attı. Borisov “Kararım yanlıştı. Tuzağa düştüm” dedi.

BULGARİSTAN’DA ırkçı ve aşırı milliyetçi ATAKA partisinin, devlet televizyonu BNT’deki Türkçe haber programının kaldırılması için sunduğu referandum önerisini destekleceğini açıklayarak büyük tepki çeken Başbakan Boyko Borisov geri adım attı. Borisov Türkiye ve Avrupa Birliği’nden gelen tepkiler üzerine tavrını değiştirerek, “ATAKA’nın tuzağına düştüm. Türkçe haberler konusundaki referanduma destek verme kararı yanlıştı. Bu azınlık haklarına da aykırı olur” dedi. Ancak Borisov, Türkçe haber programının sadece Türklerin yoğunlukta yaşadığı bölgelerde yayımlanması yönünde çalışmalar yapabileceğini söyledi. Dışişleri Bakanı Rumyana Jeleva da referandumla ilgili olarak “Azınlıkla ilgili bir konunun çoğunluğa sorulması anlamsız olur. Sonucu belli bir konuda referandum yaparsak komik duruma düşeriz” diye konuştu.

ATAKA partisi, BNT’de 2000’den beri hafta içi her gün 10 dakika süreyle Bulgarca alt yazı ile yayımlanan Türkçe haber programının yasaklanması için uzun süredir kampanya yürütüyor. ATAKA, son olarak Türkçe haber programının kaldırılıp kaldırılmaması konusunda referanduma gidilmesi önerisini getirmiş ve konuyu parlamentoya taşıyabilmek için Başbakan Boyko Borisov’dan destek sözü almayı başarmıştı.

Erdoğan aramıştı

Borisov’un referanduma destek açıklaması Türkiye ve AB’den tepkilere yol açmıştı. Başbakan Tayyip Erdoğan, Borisov’u arayarak “Konunun çoğulcu demokrasi kuralları ile temel hak ve özgürlükler çerçevesinde çözüme kavuşturulması yolunda gerekli çabayı göstermesini” istemişti. Avrupa Parlamentosu liberaller grubunun başkanı Guy Verhofstadt da “Türkçe programlara son verilmesi Bulgar toplumunda gerilimi artıracak ve ülkenin itibarına darbe vuracaktır. Referandumun gerçekleştirilmesi durumunda AB’nin ’etnik ve dil temelli ayrımcılık yapılamaz’ ilkesine de ters düşülecektir” demişti.